1. Diş ve Çene Yapısı: İnsanların dişleri ve çene yapısı, eti yırtıp parçalamaya uygun değildir. Etçil hayvanlar gibi keskin dişlere ve güçlü çenelere sahip değiliz. Bunun yerine, bitkileri çiğnemeye daha uygun olan düz ve küçük dişlere sahibiz.
2. Sindirim Yolu Uzunluğu: Etçil hayvanların sindirim yolları, eti daha hızlı sindirebilmek için kısa ve basittir. Ancak insanların sindirim yolları daha uzun ve karmaşıktır, bitkilerden gelen lifli maddeleri sindirecek şekilde adapte olmuştur.
3. Mide Asitliği: Etçil hayvanların mide asitliği, eti daha iyi sindirebilmelerine yardımcı olurken, insanların mide asitliği daha düşüktür ve bitkisel besinleri sindirmeye daha uygundur.
4. Kolesterolü İşleme Yeteneği: Et, hayvansal gıdalarda bulunan yüksek kolesterol içeriğine sahiptir. Etçil hayvanlar, vücutlarında bulunan enzimler sayesinde kolesterolü işleyebilirken, insanların bu konuda sınırlı bir yeteneği vardır.
5. Otobur Bağırsak Mikrobiyomu: Etçil hayvanların bağırsak mikrobiyomu, eti sindirmelerine yardımcı olacak şekilde evrimleşmiştir. Ancak insanların bağırsak mikrobiyomu, bitkisel besinleri sindirmeye daha uygun bir yapıdadır. Bu anatomik ve fizyolojik özelliklerimiz, aslen bitki bazlı bir diyet için daha uygun olduğumuzu gösterir. Dengeli ve çeşitli bir bitki bazlı beslenme, sağlıklı ve doyurucu bir yaşam tarzı için gereken tüm besinleri sağlayabilir.